12 Ekim 2010

Seni Hala Sevmiyorum Sutoglan

Su takim on tane kupa da alsa yonetime karsi tutumum vicdani retciliktir. Iki mac top oynadik diye ortamin durulmasina 75 m'luk bir krediyle cevap geldikce kisir dongu devam edecektir. Borc azaltilmadikca en iyi transferlerimiz faiz odemeleri olacaktir.

Neyse cirkin konulari bir yana birakip sahada olan bitene bakalim.

Kadro kalitesi en guzel dagilan sampiyonluk adayi Besiktas. Yedek/as ucurumunun bulunmamasi 50+ maclik bir sezonu atlatilabilir kiliyor. Son 7 senenin sorunu olan orta sahasizlik probleminin en azindan saptandigini gorebiliyoruz. Iyi bir yedegin (mesela Fink) kiymetini anlamak icin illa birinin sakatlanmasini beklememek gerekir. Sivok'un sakatligi iki ay gec gerceklesse takimin en iyi stoperini gondermis durumda yakalanacaktik.

Takimin top yapan, oyuna hakim olan, savunmasini ofsayt taktigiyle ileri cikaran (Tigana kurgusu + 20 metre) bir sekle girdigini goruyoruz. Asagi yukari ayni format oyunu cok farkli dizilislerle ve farkli oyuncularla oynamak ise antrenor becerisi. Ortada bir futbol akli varsa bunun sahaya yansimasi dizilisten bagimsiz oluyor. Ornegin 3'lu defansa gecen Barca temel olarak ayni futbolu (dikine riskli sert pas, cabuk yon degistirme, beklerin oyuna katilimi) oynayabiliyor. Rakibine gore kanattan veya gobekten delmeye calisan Besiktas da orta sahayi tutarak ve sabirla pas yaparak belli bir seviyeyi tutturabiliyor.

Su ana kadar Dayi'nin anlamakta gucluk cektigim dort tane karari var:

1) Guti gibi arapasi atabilen bir dehanin onunde hizlanamayan, kosu zamanlamasini beceremeyen, tek vurus yapamayan on stoper Nobre'yle iki tane zorlu deplasmana cikilmasi.

2) Holosko'nun israrla sol kanatta denenmesi (uzaktan sutu zayif, top kontrolu iceri kat etmeye elverisli degil). Oysa ki sag kenarda son cizgiye inebilir ya da hiziyla stoperlerin arasindan kacabilir. Son vurusu bu yastan sonra ogrenmesi icin Hoydonk/kendini gelistirme idmanlari yapmasi lazim.

3) Fink'in orta saha rotasyonuna girmemesi nedeniyle Ernst Pasa'ya cok yuk binmesi.

4) Q7'nin ac gibi oynatilip (milli mac oynamasina ve sakatlanmasina ragmen) adelesinin ariza cikarmasina vesile olunmasi.

Bobo'yu koklatarak kullanmasini bir nebze anlayabiliyorum. Son vurusu olan tek santrafor oldugundan dolayi sezon boyu faydalanilmak zorunda. Su ana kadar gol/dakika orani inanilmaz yuksek. Geldiginden beri oyunun merkezi ilk defa rakip 18'e bu kadar yaklasti, kardesim de affetmiyor. Malesef sezon sonu beles transferden Ispanya ligine gidecek diye bir kaygim var. Keske Turk statusune gecse de cift yabanci stoperle oynayabilsek.

Kadronun genis olmasi sundugu olanaklar nedeniyle Dayi'nin insiyatif alanini arttiriyor. Yarin Uefa'da zorlu bir deplasmana cikildiginda geri yaslanip %50 topla oynamayla netice alinabilir. Delinho-Ferrari-Zapo-Hilbert / Aurelio-Necip-Ernst / Q7 - Guti - Holosko sahane bir 4-6-0 imkani veriyor. Bobo 75'te girip oyunu cozer ne de olsa.

Redman'in hatri icin hazir Q7 de sakatken Holosko-Bobo'lu baklava 4-4-2 oynasak fena olmaz. Bir de Fatih Tekke iyilesse tadindan yenmez. Kendisini en teknik Turk forveti olarak goruyorum. Pas arasi yapan 9 numara bulmak zordur.

3 yorum:

Pamukk dedi ki...

Guti'yi mi sevmiyorsun :O

sampi dedi ki...

Hasa, Allah carpar.

Laf yonetime. Hz. Guti gibi futbol peygamberinin gelmesi bile onceki gunahlari affettirmez anlaminda. 10 kupa da alsak adamlardan hazetmemeye devam ederim.

Pamukk dedi ki...

fotoda görünce nası yani oldum da :)

ne desen haklısın tabiki.