6 Eylül 2009

CL 2009-10: B Grubu Degerlendirmesi


Kura oncesi burada bir yazi yazmis, gonlumden gecenleri paylasmistim. Kuralar cekildi, bizim isabet orani 0/3 - torbadan cikanlar Manchester United, CSKA Moskova, Wolfsburg. Simdi de maclarin baslamasina 10 gun kala ufak bir degerlendirme yapalim, rakiplere bir goz atalim. 

1. Torba - Manchester United: Bu seviyede seribaslari arasinda Besiktas'in tur atlama sansi bakimindan buyuk farklar olduguna inanmiyorum. Kura oncesi yazdigim yazinin yorumlarinda deginildigi gibi Bayern Munih, 4. torbadaki Wolfsburg ihtimalini ortadan kaldirmak adina bir sans olabilirdi belki, ancak bu gerceklesmedi ve bir nevi, korktugumuz basimiza geldi. Fakat isin o kismina biraz asagida deginecegiz zaten. Manchester United gozuyle B Grubuna baktigimizda en buyuk cekincelerinin CSKA ve Istanbul deplasmanlari sebebiyle takimin artacak yol yuku oldugunu goruyoruz. Ingilizler, 3 deplasman icin yaklasik 12,000 km. yol kat edecek ve bu kategoride sezonun en 'sanssiz' takimi da onlar su anda. Alex Ferguson da kura yorumunda bu durumdan dert yandi cokca. Ancak dogrusunu soylemek gerekirse bu seneki United kadrosu birbirine son derece yakin seviyedeki oyunculardan kurulu ve acikcasi Rooney ve Evra disinda alternatifiyle arasinda ucurumlar olan ucuncu bir oyunculari oldugunu dusunmuyorum. O yuzden bizim maca cikmasi olasi yedek agirlikli kadronun dahi - Rooney ve Evra sahada oldugu surece - yeterince guclu olacagini soyleyebilirim. Ferguson'un ogrencileri grubun kesin favorisi.

2. Torba - CSKA Moskova: Kura oncesi dileklerimi yazarken dahi simariklik etmemek adina CSKA'yi bizim gruba koyamamistim. Bence 2. torbadan daha hayirli bir takim cekemezdik. Moskovalilar son donemde ciddi bir sallanti icerisinde ve Zico'nun pozisyonu da ciddi sekilde tartisilir oldu. Bu konuda Jonathan Wilson'in bundan yaklasik 1 ay once yazdigi kose yazisini okumanizi oneririm. Chelsea'ye gonderilen Zhirkov'dan sonra Vagner Love'in da kiralik olarak ulkesine donmesiyle oldukca zayifladilar. UEFA Kupasi'ni kazanan kadronun hucumculari yok artik karsimizda. Ancak herseye ragmen arkasi son derece saglam ve ozellikle Moskova'nin sogugunda her takimin canini yakabilecek bir ekip CSKA. Igor Akinfeev yas grubunun Avrupa'daki en iyi kalecisi bence. Rusya futbolunun yeni stari 1990 dogumlu "10 Numara" Dzagoev'e de dikkat etmek gerek.

4. Torba - Wolfsburg: "4. torbadan Wolfsburg gelmesin de kim gelirse gelsin", kura oncesi herkesin ortak dilegiydi. Fakat korkulan oldu ve baska herhangi bir takim cekildigi takdirde Turkiye CL tarihinin en sansli kurasi olabilecek grup cok karisik bir hal aldi. Gecen yilin Bundesliga sampiyonu cok dikkatle incelenmesi gereken bir takim. Ilk bakista Grafite-Dzeko-Misimovic uclusuyle son derece ofansif bir takim goruntusu ciziyorlar - ki bu buyuk olcude dogru. Ancak bu uclu cok fazla parladigi icin sikca goz ardi edilen bir konu da Josue ve Barzagli onderligindeki savunmalarinin kalitesi. Oyle ki Wolfsburg, son derece hucum agirlikli oyun tarzina ragmen, gectigimiz sezon Bundesliga'nin en az gol yiyen 3. takimiydi ayni zamanda. Felix Magath'in Schalke'nin yolunu tutmus olmasi su noktada Besiktas adina en olumlu nokta gibi gozukuyor. Armin Veh son iki haftadaki Hamburg ve Bayern maglubiyetleriyle biraz sarsildi cunku. Yine de toparlanacaklardir. Ozellikle bu eslesmede Ferrari-Sivok tandemine cok buyuk is dusecek.

Son olarak da grubun fiksturune bakalim, keza 6 maclik bu mini-liglerde rakiplerin kalitesi kadar fikstur sansinin da cok onemli yeri oluyor. 

15 Eylul 2009: Besiktas - Manchester United
30 Eylul 2009: CSKA Moskova - Besiktas
21 Ekim 2009: Wolfsburg - Besiktas
3 Kasim 2009: Besiktas - Wolfsburg
25 Kasim 2009: Manchester United - Besiktas
8 Aralik 2009: Besiktas - CSKA Moskova

Ilk bakista 3 Kasim'daki Wolfsburg macina 0 puanla cikilmasi ciddi bir ihtimal olarak gozukuyor. Ancak bu, ayni zamanda avantaja donusturulecek bir durum da olabilir. Eger ki iyi bir savunma performansiyla ilk 3 mactan 2 ya da 3 beraberlik alabilirsek sansimizin 50%'nin uzerinde olacagini dusunuyorum. Bence fiksturun en kotu kismi Wolfsburg'un Almanya'daki Manchester United macini - Ingilizler buyuk ihtimalle tur atlamayi garantilemisken - son hafta oynayacak olmasi. Almanlar buradan Fenerbahce'nin 2004-05 sezonunda yaptigi gibi United'in B Takimi'na karsi piyango bir galibiyet cikarirsa tum planlar alt ust olabilir. O yuzden grubun Besiktas adina kaderini 21 Ekim/3 Kasim tarihlerindeki Wolfsburg maclarinin belirleyecegini kestirmek guc degil. Bu iki macta Almanlar'a ustunluk saglayamazsak en iyi ihtimalle 3. olur Europa Cup'a kaliriz, alacagimiz 4 puan ise ciddi anlamda bizi bir ust tura yaklastiracaktir.

Benim iyimser senaryoda 9, kotumser senaryoda 5 puan toplariz. 8 puan ise dagilimda cok buyuk bir sacmalik olmadigi kosulda gruptan cikmak icin yeterli olacaktir. 

3 yorum:

QuaresmA dedi ki...

en kritik maç ilk maç bence, united'ı yenebilirsek diğer takımlara puan için saldıracaklardır. fb de 2-3 sezon önce ilk maçı inter ile oynamış ve onları yenmişti, inter de diğerlerini temizlemişti ve 5. maçtan çıkmayı garantilemişlerdi.

içeride en az 6 puan alırız diyorum ama deplasmanlardan pek umutlu değilim. cska'nın bizim takıma göre tek üstünlüğü avrupa tecrübesi bence, ama yine de o deplasmandan puan veya puanlar çıkar. united ve wolfsburg deplasmanlarından ise pek ümitli değilim. kısacası ilk maç ve genel iç saha performansımız belirleyici olur diyorum.

Redman dedi ki...

Haklisin, ManU'yu yenersek yaratacagi zincirleme etki cok isimize yaratacaktir. Ancak, dilim varmiyor "yeneriz" demeye, ya da bunun uzerinden hesap yapmaya :)

Biz beraberlik isteyelim, galibiyet gelirse yikariz ortaligi..

Adsız dedi ki...

Cristiano Ronaldo ve Tevez gibi oyunun sıkıştığı anlarda fark yaratan, oyuna yön veren, hareketlilik katan ve yerleşik defansları çeşitli şekilde bozabilen oyuncuların kaybını Man Utd henüz telafi edebilmiş gibi görünüyor. Scholes ve Giggs ise bir zamanlar bu takımı sırtlardı ama onlar da doğal olarak eskisi gibi değiller. Rooney en büyük silahları ama "durdurulamaz" bir oyuncu değil. Savunmaları çok sağlam ama Van Der Sar'ın yokluğunda Foster o kaleyi kaplayamıyor.

Çok iyimser yaklaşıyor gibiyim ama iki yıl önce daha kötü bir kadroyla şu Man Utd'tan daha iyi bir takım olan Liverpool'u yendik. Neden 15 Eylül'de bunları İnönü'den puansız göndermeyelim?

Fark muhabbeti, Liverpool makarası yapılıyor ama ben maçın 0-0, 1-0 gibi düşük bir skorla biteceğini tahmin ediyorum.

GS maçı, hem Tabata'yı ve onun takımın oyun şeklini nasıl değiştireceğini göreceğimiz için hem de maçın sonucunun takıma psikolojik olarak artılar ve/veya eksiler getireceği için bu maç öncesi acayip bir X-faktör olarak karşımıza çıkıyor. GS maçından sonra daha sağlıklı öngörülerde bulunabiliriz.