"...Tempolu, çabuk oynamaya çalışıyoruz. Hücum formatlarında değişiklik yapıyoruz. Geçen seneye göre yaptığımız bu değişiklik, çok kolay değil. İleride bunun meyvelerini göreceğiz...""...Geçen seneki hücum formatını kullansak, Şampiyonlar Ligi'nde etkili olamayız. Daha çabuk hücumcular kullanmamız lâzım..."Mustafa Denizli, Besiktas-Gaziantepspor macindan sonra
Besiktas'in daha hizli futbol oynama ve hucumcularin rollerini mac icerisinde sikca degistirerek dinamik bir yapi olusturma cabasini biz de gozlemliyoruz. O yuzden, biz bu aciklamaya inanir, 4 hazirlik, 5 resmi macta duran toplar disinda atilan sadece 2 gole ragmen, bu vizyonun arkasinda durur, sabrederiz. 3 macta takimi sampiyonluk yarisinin disina atan "Kargalara" karsi da Mustafa Denizli'yi savunuruz.
Ama, ne olur birisi ciksin ve yarin aciklasin: Besiktas "hucum formatinda degisiklik" yapiyorsa, "cabuk oynamaya" calisiyorsa, ve aksi takdirde Sampiyonlar Ligi'nde basarili olunamayacaksa, o zaman Nobre'nin bu takimda ne isi var? Dahasi, Holosko, Bobo, Sivok, ve Tello gibi sampiyonlukta basrol oynamis 4 oyuncu senede €1.1M ve altinda para aliyorken, hangi kritere dayanilarak Nobre'ye senede €2.3M karsiliginda 3 senelik garanti kontrat verildi?
Yapilan isin, soylenen sozun tutar bir yani olmasi lazim. Yapmayin boyle, gozunuzu seveyim...
7 yorum:
cevabı basit abicim, Nobrenin menejeri figere imza parasi altinda fazlada parayi acik acik veremediler, adamin aldigi paraya ilave olarak bu imza parasinida takside bolduler, figer nobrenin cekinden kesintisinide bu sekilde aliyor.
diger bir sikda herkesin aldigi ucretleri sisirip, fahis bonservisler odenip yapilmaya calisilan sey herkesin gozunu korkutup, kimsenin elini tasin altina sokmasina engel olmak. Klubu borclandir borclandira kendine oyuncak etmek. Nobrede bu puzzle'in sadece ufak parcasi...
ben yinede senin ilk paragrafindaki umutlu dusuncelerine katiliyorum, cani gonulden bende bu degisimi destekliyorum ve sancisinida hep beraber cekiyoruz...
Katılıyorum. Bu takımda Nobre'nin işi yok ve verilen para Tabata için Antep'e ödenen miktar gibi skandal.
Yabancı sınırlaması kalkmadığı müddetçe bu saçmalıkları daha çok görürüz.
Gurbet Kartali,
2. paragraf bence herseyi ozetliyor. Kesinlikle katiliyorum. Kongreye 4 ay kaldi, aday adaylarinin gozleri korksun diye dusunulerek bu kadar para harcandi alenen.
Ege Sezen,
Ben "yabanci sinirlamasi" deyip cikamayacagim isin icinden. Yabanci alininca farkli mi oluyor sanki durum? Iste Delgado ve Tabata ornekleri karsimizda.
Batuhan kiralik gonderilmeye calisilirken Nobre'ye bu paralar veriliyorsa insan ister istemez arka planda baska seyler aramaya basliyor.
Yazıya katılıyorum demiştim başta. Fakat yabancı sınırlamasına değinerek ben daha genel anlamda bir şeylere işaret etmek istiyorum. Belki zaten çok bilinen bir şeye yeniden vurgu yapıyorum ama yine de çok can sıkıcı bir durum bu.
Yabancı sınırlaması kalkınca yerli oyunculara ve Nobre gibi adamlara bir çuval para vermek durumunda kalmayacağız. Futbolcu pazarı genişleyeceği için genel anlamda rekabet artacak. Bunu defalarca tekrar etmenin mantığı yok. Ülke futbolu batacakmış savı ise komedidir, tersine rekabet etmek zorunda kalacak olan Türk futbolcusu daha az paraya daha verimli oynamak zorunda kalacaktır.
Batuhan, Delgado ve Tabata örnekleri bu durumu açıklamaya yetmiyor. Onlar başka konular. Ya beceriksizlik ve iş bilmezlik ya da... Bilemiyorum. O zaman yazıya geri dönüyoruz ve bold karakterli soruda kalıyoruz.
@Ege
Yabanci sayisinin degisecegini zannetmiyorum, ayriyeten degismesine de gerek yok. 6 yabanci fazla bile. Aydin Karabulut, Serdar Ozkan, Mehmet Sedef, Batuhan Karadeniz gibi rotasyonla baslayip takimin onemli parcasi olabilecek yetenekler var elimizde. Ama iyi oynadiklari macta bile isliklarsak o zaman Tabata gibi transferlere mahkumuz.
Degirmen tasima suyla donuyor, patlamamiz yakindir. Surdurulebilir bir durum yok ortada, kadro madro hic bisey kalmayabilir 2 sene icinde.
Gelecek sene borc faizi olarak 10.5 numara transfer yapacagiz kredi cektigimiz bankalara.
Ege Sezen,
Nobre degerlendirmesine istinaden soyledigin icin, konuyu direkt olarak iliskilendirdim. Yoksa cok daha genis cercevede degerlendirilmesi gereken bir konu oldugunda hemfikiriz.
Sahsen "yabanci sayisi probleminin" salt futbol dinamikleriyle degerlendirilebilecek bir konu oldugunu dusunmuyorum. Sportif meslekleri, diger mesleklerden izole ederek incelemek, serbest dolasim, calisma hakki gibi bu kadar temel bir meselede bizi gayrihukuki sonuclara yonlendirir.
Bir baska deyisle sinirsiz sayida yabanci futbolcu Turkiye'de futbol oynayabilecekse, mesela Afrika'dan, saat ucreti 1-2 TL olan insaat iscilerinin Turkiye'ye gelip calismasinin onunde de bir engel olmamali. Ayrica Turk iscilerinin/profesyonellerinin yabanci ulkelerde sinirsiz/serbest dolasim hakki olmadigini da unutmamak lazim.
Yabanci sinirlamasi kalkmamali demiyorum. Ancak futbol dinamikleri disinda hesaba katilmasi gereken diger faktorler oldugunu unutmamak lazim. Kendi basina "serbest birakmanin" mantikli bir cozum olmadigini rahatlikla soyleyebilirim ama.
Yorum Gönder