
Sabah kahvalti ederken bir yandan da Ispanya - Guney Afrika Konfederasyon Kupasi 3.'luk macini seyrediyordum. Guney Afrikalilar'in vuvuzela hastaligi malumunuz. Hele sabah sabah kahvaltida hic cekilmiyor. Ya televizyonun sesini kisacaksiniz ya da bu devamli kulaginizin dibinden sivrisinek geciyormus hissi veren sese katlanacaksiniz. Bende sessiz mac izleme durumu sadece Ilker Yasin'in anlattigi Besiktas maclarina ozgudur. O yuzden kismadim televizyonun sesini. Ancak 85' civari hele bir de 1-0 onde olduklari icin iyice aska gelmis deli gibi ufluyorlardi vuvuzelalari. Tam canima tak etmisken Fenerbahce'li Guiza cikti da 2 dakikada 2 golle susturdu vuvuzelalari. Bir de gelip maci kazansalar ne yapacaktik bilemiyorum. O yuzden tesekkuru bir borc biliyorum Guiza'ya. Bugunden itibaren hakkinda "Kucuk Emrah" ya da "Koala" diyen olursa karsisinda ilk beni bulur, simdiden soyleyeyim.

What's plastic, a metre long, brightly coloured and sounds like an elephant? It's the vuvuzela, the noise-making trumpet of South African football fans, and it's come to symbolize the sport in the country.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder