Protokol tribununde ailesiyle mac seyretti diye baskanligi ogrendi, sempatik futbol goruntuleri sergiledi, Denizli’yi getirerek cifte kupayi aldirdi diye dusunenler var maalesef. Agaclardan dolayi ormani goremeyenlere resme biraz uzaktan bakmayi oneriyorum.
Bir kere su aileyle mac seyretme olayina kilim. Camianin temsil edildigi protokol tribunu 10 yasinda velet gol olunca babasina sarilsin diye yapilmamistir. Orada BJK temsil ediliyor ve misafirler agirlaniyor. Eger kizinla kucaklasacaksan biletini alir diger tribunlerde oturursun. Her kupa aldiginda aglamasina da anlam veremiyorum. Kupalar kazanilir, kaybedilir. Iki ihtimale de tevazuyla yaklasip adam gibi sevinip adam gibi uzulmek varken zirlaya zirlaya sahaya atlayip sonra da kupayi amcalara goturmenin anlami yok. Otur oturdugun yerde, iyi ya da kotu sonucu hazmet, sonra emegi gecenleri alinlarindan opup gelecek senenin planlamasini yap.
PAF takim lafini yemesinden terbiyesizligine kadar her turlu olayini herkes biliyor zaten, tekrarlamaya gerek yok. Babasinin soyadi ve parasi disinda hicbir ozelligi olmamasina ragmen baskan secilmesini ancak secmenin dalaletine veya daha da kotu bir ihtimalle satin alinmasina baglayabilirim. Hadi diyelim ki para babasi birini secti uyeler kisa zamanda cabuk buyumek icin (benim hic katilmadigim bir yol), mantik olarak bu paranin anlamli olabilmesi icin hibe edilmesi lazim. Faiziyle “cocuklarinin rizki” adi altinda geri alinacaksa gider bankadan kredi alirsin ayni isi yaparsin. Tuttugun takima 61 m TL borc veriyorsan, bu ancak parayi kolay edindigini gosterir kimse kusura bakmasin. Kaldi ki borcun bu kadar buyumesinin altinda yonetimsel becerisizlikler ve yuksek maliyetli yanlis kararlar var. Futbolcuya ederinden cok bonservis vermenin bile katma degeri olabilir; Zapo’ya harcadigimiz para aldigimizdan verimdan az oldu mesela, ama yeri geldiginde cikip duzgun top oynadi. Ancak tazminata verilen paralar tamamen mundar oluyor. BJK’nin su ana kadar yurt disina en fazla para verdigi islem yildiz futbolcu bonservisi degil Del Bosque’nin tazminati. Resmen utanc verici. Yaptigimiz uzun vadeli sozlesmelerin cogu bitmeden iptal ediliyor. Umbro’yla forma icin anlasilir, Adidas uc kurus daha fazla verecek diye kirilma asamasina gelinir. Inonu’ye reklam alinir, anlasmanin miadi dolmadan baskasina gecilir. Yabanci futbolcu aliriz, 6 ay sonra BJK capinda olmadigi anlasilir, gondermeye calisilir. Eger kurumsak, sirketlesmissek, piyasada hisselerimiz varsa oyunu kurallarina gore oynamamiz gerektigini kavrayamadi bu yonetim. Piyasa ekonomisinin temeli sozlesme yapma hakki, yaptiginda da anlastigin sartlari yerine getirme zorunlulugudur; cunku getirmezsen yaptirimlari vardir. En buyuk yaptirim da ismine dusurecegin lekedir. Demiroren BJK’ya temizlenmesi cok uzun surecek derin lekeler birakmistir. BJK su anda sozlesme yapmak icin guvenilir bir kulup degildir, bu da her turlu sozlesmeyi agirlastirmaktadir (mesela futbolcu transferi icin banka teminati gerekiyor).
Benim son 3 senedir gittigim tek mac olan BJK-Sivasspor macinda (Liverpool macindan hemen sonra) 25 bin kisi “Yildirim Demioren Yeter” diye bagirdi, hala gitmedi koltuga yapistigindan. Her turlu basiretsizligi yapti, beceriksizligini her firsatta kanitladi. BJK’li durus lafini agzina her aldiginda sinirim tepeme cikiyor, basimdan asagi kaynar sular dokuluyor. Yildirim ve ekurilerinin (Levent Erdogan basta olmak uzere Celal Kolot, Sinan Engin ve takima musallat olan diger sutubozuklar) karantinaya alinip BJK’lilik nedir, rakibe saygi nedir, hak hukuk nedir anlatilmasi lazim.
Mehmet Topuz olayinda insiyatifi eline aldi, yuzune gozune bulastirdi. Topuz’un FB’ye gitmesinde degilim. 9 m Euro’yla Appiah’tan daha fazlaya mal ettiler ve guc gosterileriyle FB camiasinin ne kadar kompleksli oldugunu kanitladilar. O kadar kurumsallar ki baskanlari ozel ucakla futbolcunun ayagina gidip, milletvekilleri araciligiyla ikna edip, ozel arabasinda soforluk yapiyor. Ligi 5. bitiren, Uefa’ya onelemeden katilan Avrupa’da kac takim transfere bu kadar para harcar merak ediyorum. Burada kanitlanan buyukluk degil, verimsizliktir. Buyukluk de amac degil, aractir. Buyuklugu basari icin bir temel olarak kullanirsaniz anlam yuklersiniz. Ornegin Bayern Munih buyuktur, butcesi siskindir, taraftari coktur. Ancak bunu Bundesliga’yi domine ederek ve Avrupa’da kupa alarak taclandirirlar. Toplam 2.5 rakibi olmasina ragmen 3 senede bir sampiyon olup CL’de basari kazanan hocayi kovarak degil. Rakibini tuttugunu soyleyen adami senede 2.5 m Euro ile mukafatlandirarak hic degil.
Benim zoruma giden sidik yarisini kaybetmemiz degil, yarisin icinde bulunmamiz. Gider teklifini verirsin kulube, fiyatta anlasir oyuncuyla gorusur alirsin. Cok mu zor yahu? Ilk defa mi birini bonservisiyle aliyoruz? En kotu ihtimal senin teklifin rakibinden daha dusuktur, fiyat yukseltmis olup rakibine yine zarar verdirirsin. Ustelik para ulke icinde kaldigindan memleket de toplamda iceri girmemis olur. Nedir kardesim Titanik’te adam kacirmalar, forma giydirmeler, rakibine ezik demeler, Telegol’e baglanmalar? Sirke cevirdiniz koskoca kulubu. Simdi de acisini cikarmak icin “bomba transfer” pesine dusup takimin ihtiyaci olmayan bir adama fahis fiyatla imza attirirsiniz. Istemez kardesim, kalsin. Biktik forvet arkasi 10 numara fiyaskolarinizdan. Sampiyon takimi muhafaza edemiyorsunuz daha (Cisse, Bobo). Batuhan, Aydin, Mehmet Sedef konularina hic girmiyorum bile.
Maliyeti ne olursa olsun dus yakamizdan artik. Futbolcu satip, gerekirse 1 sezon altyapi eksenli iskeletle kumede kalmayi hedefleyerek borcu kapatalim. Meymenetsizin suratina faiziyle birlikte paralari firlatip kulupten kovalim. Inonu’den iceri de bir daha sokmayalim. Eger yaklasan kongrede aday cikmazsa, herkes borctan korkup sorumlulugu reddederse yeminle soyluyorum gozumde hicbir degeri kalmayacak 5 yasindan beri gonul verdigim takimin. Yeter artik. Hakkaten yeter.
9 yorum:
resmen boğazımıza dizdiler tr kupasını ve şampiyonluğu. fbye fark atarak kupa alıyorsun, ardından gsyi yenerek 6 sene aradan sonra şampiyon oluyorsun, daha oyuncuların ve taraftarların terleri kurumadan fenerin elinden oyuncu alacağım diye abuk sabuk demeçler verip bütün camiayı bir yarışa sokuyorsun ve kelimenin tam anlamıyla rezil rüsva oluyorsun... antunun yaptığı, alnına ezik yazılı tahta çivilenmiş eleman görseli o kadar manidar ki. keşke bunu forzabeşiktaş yapabilseydi.
hadi girdin bir yarışa, iyi kötü götürdün süreci, o ezik muhabbetleri, ülkü ocağı bağlantıalrı falan nedir yahu... adam hiç konuşmadan, senin üç beş çapulcuyla yapmaya çalıştığın işi mafyanın babasıyla, siyasetçinin, devlet görevlisinin kralıyla yaptı geldi. beşiktaşlılığı, hak hukuku, rakibe saygıyı bilmezsen olacağı budur. sonra da öbür cahil yampiri çıkıp "topuz beşiktaşlı duruşuna sahip değilmiş" diyor. akıl fikir ver yarabbi!
biz şurada önümüzdeki senenin kadrosunu, denizliyi, delgadoyu filan konuşacağımız yerde yine bu malları konuşuyoruz. ayıp be kardeşim ayıp. ne utanmanız var, ne arlanmanız. o kadar başarısızlığın ardından hasbelkader gelen iki kupayı bile değerlendiremiyorsanız ne diyelim daha. sizin bunu öne çıkarıp övünmeniz, gündemde tutmanız gerekirken... susuyorum artık.
Sampi 5 yasindan once hangi takimliydin?
Al Ittihad :)
5 yasindan once takim, tribun, mac, lig gibi olaylarin farkinda degildim. Futbol babamla paslasmaktan ibaretti.
Dayimlar vasitasiyla Besiktas sempatim oldu. Sonra BJK-Malatyaspor macina goturdu babam beni, orda MAF kadrosunu canli seyredince yerine oturdu hersey.
Birak bu ayaklari Sampi. Bal gibi Al Ittihad'liydin Besiktasli olmadan once.
Al Ittihad monser takim. Halkin takimi Al Ahly'yi tutuyorum.
Saka maka o zamanlar yilda bir haber gelirdi BJK veya FB sampi diye, bazi insanlar uzulur bazilari sevinirdi ben de anlamazdim ne oldugunu. Dusun ki FB Turkiye Kupasi'ni aldigindan beri sadece 5 yil gecmisti, o kadar eski.
Sampi yas kac? Ayni MAF'li Malatya maci benim de hayatimdaki ilk mactir, sonra babama ihanet edip Fenerbahce'li olduk ama ilk macim unutulmaz:))
Yas 25. O sene ya '89 ya '90 olsa gerek. Yanilmiyorsam 3-1 kazandik, maci da Metin Tekin tek basina almisti. Hatta google yegenim sagolsun maci da buldum:
Benim babam da Fenerli. Iyi oluyor aslinda. Inonu'de sobelenince ben laf yiyorum, Holosko yardirinca tersi.
Simdi google'ladim '89-'90 sezonu 17. haftaymis: http://www.angelfire.com/nj/sivritepe/8990/l1score.html
17. HAFTA (13-14 Ocak 1990)
Samsunspor K - Konyaspor K 2-0
Sarıyer GK İstanbul - Galatasaray SK İstanbul 0-2
Gençlerbirliği SK Ankara - Zeytinburnuspor K 0-0
Trabzonspor K - Adana Demirspor K 4-1
Altay GK İzmir - Sakaryaspor K Adapazarı 1-2
Bursaspor K - Karşıyaka SK İzmir 1-0
Adanaspor K - Fenerbahçe SK İstanbul 1-4
Boluspor K - Ankaragücü SK 1-1
Beşiktaş JK İstanbul - Malatyaspor K 3-1
Yorum Gönder