10 Mayıs 2009

Ankaraspor - Besiktas: 1-4

Sivasspor yine, ustelik bu kez Sivas'ta kaybetti, stres altinda ezilen bir baska takim da onlar. Ancak dar kadro ve kucuk camia olmak gibi mazeretleri var en azindan. Bu sezonki trende bakildiginda Besiktas'in da Ankaraspor macini kaybetmesi gerekirdi aslinda. Ancak iki mac ayni saatte oldugundan olsa gerek bu sefer liderlik stresine yenik dusulmedi ve vasat bir oyunla da olsa galibiyet geldi.


Yer: Yenikent ASAS Stadi
Tarih: 9 Mayis 2009
Ankaraspor: Senecky, Omer, Ediz, Erhan, Baki, Hurriyet (60' Anil), Adem, M. Cakir, Neca, Bilal (60' Ozer) (79' Weeks), Mehmet Ozdemir
Besiktas: Rustu, Ekrem, Ibrahim Toraman, Sivok (46' Gokhan), Ibrahim Uzulmez, Ernst, Cisse, Holosko, Yusuf (76' Ugur), Delgado (69' Tello), Bobo

Gecen haftanin hayal kirikligi uzerine bu haftaki kadroyu gorunce moralim biraz yerine geldi. Sapka ile tavsan Istanbul'da kalmis gibi gozukuyordu. En azindan iyi oynanan her macta takimin omurgasini olusturmus olan Cisse, Sivok, Ernst, ve Holosko ayni anda sahadaydi. Tello yerine Delgado tercihi bence yanlisti ancak oyun sablonuna direk etki eden bir durum olmadigi icin bir sekilde tolere edilebilirdi. Ancak mac baslayinca gorduk ki yine yeni birseyler denenmeye calisiliyordu. Ikinci yarinin basindan bugune kadar burada da defalarca dile getirdigimiz gibi uclu bir ortasaha (Cisse/Sivok biraz daha geride ve onunde Ernst, Delgado), ileride de degisik karakterli iki destekleyici ve bir merkez forvet ile sahaya cikti Besiktas. Bugun ise bundan farkli bir goruntu vardi sahada. Kenarlarinda Yusuf ve Holosko'nun bulundugu dortlu bir ortasaha, onlerinde forvet arkasi oynayan Delgado ve ileride Bobo yer aldi. Delgado'dan daha yuksek verim alma istegi disinda baska bir aciklamasi olabilir mi bilemiyorum bu degisikligin. En iyi gununde 60 dakikalik kondisyonu olan Yusuf'a sol kanatta adam kovalatmanin, silik ve formsuz Delgado'ya daha da fazla sorumluluk yuklemenin bu saatten sonra Besiktas'a bir yarar saglayacagini sanmiyorum. Kaldi ki duzen bu olacaksa Delgado yerine Yusuf forvet arkasina cekilip sol kanada da Tello konulabilirdi mesela. Bunlari skordan bagimsiz olarak yaziyorum, keza ilk yarinin ozetlerini seyrederseniz Delgado'nun golun asistini yaptigini, Yusuf'un da bir topunun direkten dondugunu, Bobo'ya yaptigi guzel bir asistin de Brezilyali tarafindan gole donusturulemedigini goreceksiniz. Ancak bu Delgado'nun mac boyunca baska tek bir sonuca donuk hareket yapmadigi ve Yusuf'un on alanda topu her aldiginda tehlike yaratmasina ragmen 60 dakika boyunca Omer Aysan'i kovaladigi, bu yuzden de iyi gununde olmasina ragmen hucumda yeteri kadar kendini gosteremedigi gerceklerini degistirmez benim gozumde. Kaldi ki isleri sonuclariyla degerlendiriyorsak da Delgado'nun kenara geldigi 69. dakikada skorun 1-1 oldugunu hatirlatayim.

Bu revize edilmis duzen Besiktas'in orta ikilisinin performansina da etki etti. Bugune kadar ortasahada onlu arkali oynayan Cisse-Ernst ikilisi bu kez gobekte yan yana gorev aldilar ve bu fark Cisse'nin performansini arttirirken Ernst'in oyununa da olumsuz yonde etki yapti. Alman oyuncu ne defansif anlamda alistigimiz kadar saglamdi ne de toplu oyunda kendini gosterdi. Ancak yine de 1-2 mac kotu oynayacak kadar kredisi var tabii ki kendisinin. Cisse ise ozellikle ilk devrede on alanda kazandigi toplarla (ben 4 tane saydim) cok etkili oldu. Top Besiktas'tayken de devamli olarak oyunun icindeydi. Zaten bu Cisse-Ernst Turkiye seviyesinin oldukca uzerinde bir ikili. Su ana kadar da ayni macta kotu oynadiklari olmadi. Bu saatten sonra da kalan 4 macta eger sakatlik ya da ceza durumu disinda bu ikili bozulursa, ciddi bir sekilde "Icimizdeki Irlandalilar"dan soz etmeye baslayacagim.

Mactan sonra roportajlari fazla seyretmedim, ama sanirim Sivok sari karti oldugu icin cikti oyundan. Macin icinde olmadan bu tur konularda yorum yapmak cok dogru degil. Misal hakem ozel bir uyarida bulunmus olabilir ikinci sarisina yaklastigina dair. Ancak eger boyle bir durum olmadiysa Sivok'un sari karti olmasina ragmen oyundn cikip yerine Gokhan Zan'in girmesinin yanlis oldugunu soyleyebilirim. Neticede bu sezon cebinde sari kartla oynayan ilk stoperimiz Sivok degil, son da olmayacak. Neyse cok uzatmayalim, Sivok cikinca artik klasiklesmis olan 'geri dortlunun, takimin geri kalani rakip yari sahadayken dahi, kendi cezasahasinin 10 metre onunde beklemesi' problemi nuksetti ve Besiktas orta dortlusunu gecen her Ankarasporlu 20-25 metre dripling yaparak pozisyon yaratma sansi yakaladi. Rustu iyi gununde olmasaydi beraberlik golu cok daha erken gelebilirdi. Bir not da yenilen korner goluyle ilgili duseyim. Burada en az topu ilk hamlede uzaklastiramayan Ibrahim Uzulmez kadar Anakarspor'lu Ediz'i marke etmekle gorevli olan Gokhan Zan'in da hatali oldugunu dusunuyorum. Sivok olsa bu gol yenmezdi demeyecegim tabii ki ancak Gokhan'in yan toplarda donem donem boyle konsantrasyon hatalari yaptigini zaten biliyoruz, o yuzden cok da sasirmamamiz lazim aslinda.


Yenilen golden sonra Denizli'nin mudahalesi - yine - silik bir oyun oynayan Delgado yerine Tello'yu almak oldu. Ilk isi kornerde topun basina gecmek olan Tello ayni noktadan ust uste 3 korner kullandi ve ilginctir ki bu 3 topu da Ankaraspor'lu Mehmet Ozdemir on direkte kafayla tekrar kornere gonderdi. Silili 4. kez korner direginin basina geldiginde bu sefer Ekrem'le paslasmayi tercih etti ve Ekrem'in ortasinda Bobo'nun indirdigi topa Ibrahim Toraman ayak koyarak galibiyeti getiren gole imzasini atti. Golden sonra yine futbol adina pek birsey izleyemesek de yakalanan bir kontraatakta Bobo'nun golu geldi ve Besiktas rahatladi. Senecky'nin basit hatasinda Tello'nun golu de son derece onemsiz gozukse de gayet olasi bir puan esitligi halinde onem kazanacak olan averaj hanesine bir sayi daha yazdi.


Macin Besiktas adina iyileri yukarida da bahsettigim Cisse disinda Holosko ve Bobo'ydu. Bobo belki de bu sezonki en iyi performansini sergiledi. Son haftalarda gormedigimiz sekilde cok hareketli ve mucadeleciydi. Hak ettigi golu atmis olmasi da bu anlamda sevindirici. Holosko ise bu takimin belki de en degerli oyuncusu su anda. Sampiyonluk baskisindan etkilenmeyen, hatta bu stresli donemde performansinin uzerine koyan belki de tek Besiktasli. Denizli tarafindan haftalarca yedek birakilmasina ragmen kusmeyip, demoralize olmayip bugun takimin en onemli silahi olmayi basarmis olmasi zaten ne kadar saglam bir karaktere sahip oldugunun en onemli gostergesi. Iyi performansiyla gercekten takimin geri kalanindan ayiriyor kendisini.

Bence onumuzdeki Ankaragucu maci sezonun en kritik mucadelesi olacak. Hem sebebini anlayamadigim bir sekilde Sivasspor Cumartesi, Besiktas Pazar oynayacagi icin macin stres kat sayisi artacak, hem de Sivok'un cezasi sebebiyle savunmanin ortasinda Jim Carey - Jeff Daniels ikilisi gorev alacak. Ankaragucu'nun ligdeki durumu da hesaba katildiginda cok zor bir macin bizi bekledigini rahatlikla soyleyebilirim.

Ne olursa olsun sezonun bitimine 4 mac kaldi artik. 4 galibiyet iki kupayi da Besiktas'a getirecek. Ancak dogruyu soylemem gerekirse gecen haftadan sonra agzimin tadi iyice kacti. Yeniden ayaga kalkip hem Fenerbahce'yi hem de Galatasaray'i yenersek toparlanir durum. Aksi takdirde sonuc ne olursa olsun, 2008-09 buruk bir sezon olarak kalacak benim aklimda.

Son olarak, bu pankarti kim astiysa eline saglik...


Ankaraspor - Besiktas: 1-4
29' Holosko (0-1)
61' Ediz (1-1)
71' Ibrahim Toraman (1-2)
88' Bobo (1-3)
90+1' Tello (1-4)

2 yorum:

stalker dedi ki...

pankarta yönetim müdahale ettirmiş ve kaldırtmış sonradan. ne desem ki..

Redman dedi ki...

Adamlar demis zaten ne denmesi gerekiyorsa:

"Yeter Demiroren Yeter"

:)