28 Mayıs 2009

Barcelona - Manchester United: 2-0

Barcelona da Manchester United da buraya gelmeyi sonuna kadar hak etmisti. Iki mukemmel takimin mucadelesinde ustun bir performansla galip gelen Guardiola'nin ogrencileri oldu. Katalanlar boylece gecirdikleri mukemmel sezonu La Liga ve Copa del Rey'in ardindan Sampiyonlar Ligi'ni de kazanarak 3 kupayla kapatmis oldular. Manchester United ise tam 25 mac sonra Sampiyonlar Ligi'nde kaybetti ve kupayi yeni formatinda ust uste kazanma basarisini gosteren ilk takim olma sansini kullanamadi.


Yer: Roma Olimpiyat Stadi
Tarih: 27 Mayis 2009
Barcelona: Valdez, Puyol, Yaya Toure, Pique, Sylvinho, Busquets, Xav, Iniesta (92' Pedro), Eto'o, Henry (72' Keita), Messi
Manchester United: Van Der Sar, O'Shea, Ferdinand, Vidic, Evra, Carrick, Anderson (46' Tevez), Park (66' Berbatov), Rooney, Giggs (75' Scholes), C. Ronaldo


Barcelona Dani Alves, Abidal ve Marquez gibi onemli eksikleri sebebiyle bu sezon ilk kez bir arada oynayan bir savunma duzeniyle cikti maca. Geri dortlunun saginda Puyol, ondan bosalan gobekte Marquez de olmadigi icin yari finaldeki Chelsea macinda bu pozisyonda cok iyi is cikarmis olan Yaya Toure, ve solunda da takim ile son macina cikan emektar Sylvinho vardi. Yaya Toure'den bosalan defansif ortasaha gorevini de Busquets ustlendi. Takimin ideal geri beslisine kiyasla yerinde oynayan tek oyuncu Pique idi ve mac oncesinde Barcelona adina en buyuk sorunu bu karman corman savunma hatti olusturuyordu. Bunun disinda alistigimiz duzenden tek fark 6-2'lik Real Madrid macinda cok iyi isleyen Messi'nin ise ileri uclunun ortasina cekilmis olmasiydi.


Manchester ise burada daha once defalarca bahsettigimiz Cristiano Ronaldo'nun forvet oynadigi 4-6-0'in bir baska tureviyle sahadaydi. Bu kez ortasaha Fletcher'in yoklugunda Carrick ve Anderson'dan olusmus, Cristiano Ronaldo'nun hemen arkasina Tevez ya da Berbatov gibi bir forvet oyuncusu yerine Ryan Giggs yerlesmisti. Ortasahanin kenarlarinda ise iki enerjik isim Rooney ve Park yer aldi.

Maca iyi baslayan taraf United oldu. Bunda Cristiano Ronaldo'nun inanilmaz derecede istekli oyununun payi buyuktu. Oyle ki 10. dakikaya kadar United bir net pozisyon kacirmis ve kaleye toplam 5 sut cekmisti bile. Ancak ne olduysa 10. dakikadan sonra oldu; United ortasahasi Iniesta'nin penetresini durduramayinca Eto'o Vidic ile teke tek kaldi ve bugun Barclays tarafindan EPL'de Yilin Futbolcusu secilmis olan Sirp oyuncuyu mukemmel bir sekilde ekarte ederek golu yapti. 1-0'dan sonra merak ettigim 4-6-0 ile bugune kadar hic geri dusmemis olan United'in bu duruma nasil cevap verecegiydi. Dakikalar ilerledikce gorduk ki Kirmizi-Beyazlilar'in oyunu bozuldu ve Barcelona topa hukmetmeye basladi. Oyunun kalan 80 dakikasinda ortasaha savasini Xavi ve Iniesta onderliginde Barcelona'nin kazandigini rahatlikla soyleyebilirim. Katalanlar ayrica topu oyuna sokma konusunda dunyanin en iyilerinden biri olan Manchester savunmasina on alanda cok iyi bir baski kurarak Ingilizlerin istedikleri gibi oyun kurmalarini da engellediler. Topa daha cok sahip olmalari disinda uyguladiklari bu basarili on alan baskisinin da yamali savunmalarinin acik vermemis olmasinda payi cok buyuktu.


Bu yorumun altini doldurmak icin mactaki toplam ve isabetli pas sayilarinin verildigi tabloda her iki takimda da topla en cok oynayan ilk 3 oyuncuya bakalim. Barcelona'da bu isimler sirasiyla Xavi, Iniesta, ve Messi; yani orta uclunun ondeki ikilisi ve ileri uclunun merkezindeki forvet. Mancester'da ise topla en cok oynayan 3 oyuncu sirasiyla Ferdinand, Vidic, ve Carrick oldu; yani savunma tandemi ve onlerinde oynayan defansif ortasaha. Sadece bu istatistik bile Barcelona'nin on alandaki baskisinin United'in topu ileri tasimasini engelledigini ve Katalanlar'in ortasahada topa sahip olarak bu sayede oyunun ustunlugunu eline gecirdigini anlatmaya yetiyor bence.


Ortasaha savasi disinda bir baska kritik mucadele de Puyol-Eto'o ile Evra-Rooney'in karsilastigi kanatta yasandi. Butun sezon boyunca cok iyi islemis olan United sol kanadinin bu macta da onemli rol oynayacagini dusunuyordum. Kaldi ki Ferguson Giggs'i de bu bolgeye yakin oynatarak niyetini belli ediyordu. Durum boyle olunca Puyol'un mac boyunca 3. stoper olarak oynayacagini ve hatta Eto'o'nun da Evra tehdidi yuzunden biraz daha geride kalacagini tahmin etmistim. Ancak ongorumun aksine ozellikle Puyol'un mukemmel oyunu sayesinde bu bolgeyi domine eden Barcelona oldu. Savunmada acik vermedikleri yetmezmis gibi hucumda da sag kanadi fazlasiyla kullandilar ve bence bu ustunluk maci kazanmalarinda buyuk bir rol oynadi. Puyol o kadar cok calisti ki, 85'te karsi karsiya pozisyonda golu kacirdiginda eminim tarafli tarafsiz herkes biraz olsun uzulmustur.

Ikinci yariya Ferguson Anderson'u oyundan cikarip yerine buyuk ihtimalle United formasini son kez giyen Tevez'i alarak basladi. Onumuzdeki gunlerde sikca elestirilecek bu degisiklikle beraber forvet arkasinda etkisiz kalan Giggs biraz daha geriye cekildi ve onun yerine Tevez Cristiano Ronaldo'nun yanina gecti. Takim gozle gorulur sekilde ortasahada ezilirken Ferguson'un neden ortasahasini bir kisi daha eksilttigini ben de cok anlayamadim acikcasi. Ancak bu seviyede oynanan futbolun o derece basit olmadigi da gercek. Sanirim Iskoc teknik adamin amaci Barcelona savunmasina biraz daha fazla baski kurarak topu ileride tutmakti. Kaldi ki elindeki kadro ile Barcelona'ya ortasahada ustunluk kurmasi gercekten cok zordu; o yuzden degisik birsey denemis olmasi cok da elestirilmemeli kanimca. Ancak bu degisikligin ozellikle ikinci yarinin ilk 10 dakikasinda Ferguson'un bekledigi etkiyi yapmadigini rahatlikla soyleyebilirim. Barcelona Xavi'nin direkten donen frikigi dahil tam 4 gol pozisyonu bularak bu donemde United'i surklase etti. Ingilizler ancak 55'ten sonra oyuna tekrar dengeyi getirebildi ama yine de Barcelona kalesinde etkili olamadilar. Bunda Yaya Toure ve Pique'nin kusursuz oyunlarinin payi da buyuktu.


Ferguson bir hamle daha yaparak 66'da Park'in yerine Berbatov'u oyuna aldi ve bu sezon cok az denedigi Rooney - C. Ronaldo - Tevez - Berbatov'lu hucum hattina dondu. Bu dortlu ligdeki Tottenham macinda inanilmaz islere imza atmis ve 20 dakikada tam 5 gol atarak o gun 2-0 geriden gelip galibiyeti getirmislerdi. Benzer bir performans gerekiyordu zaten bu maci da cevirmek icin. Ancak umduklari olmadi ve Xavi'nin harika ortasina Messi, cok alisik olmadigimiz sekilde kafayla dokunarak, maci 2-0'a getirdi. Bu Arjantinli'nin Sampiyonlar Ligi'ndeki 9. sezon genelinde ise 38. goluydu. Bu golden sonra United'in sevki iyice kirildi ve mac karsilikli birkac hamle sonrasinda baska kayda deger bir hareket olmadan sona erdi.

Sezonun geneline baktigimizda Barcelona'nin buraya gelmeyi ve kupayi kazanmayi hak ettigi konusunda kimsenin en ufak bir suphesi oldugunu sanmiyorum. Guardiola onderligindeki Katalanlar gercekten mukemmel bir sezon gecirdiler ve futbol efsaneleri arasinda yerlerini bence simdiden aldilar. Sampiyonlar Ligi finalinde ilk 11'de altyapisindan 7 oyuncuya yer veren ve bu kadar guzel futbol oynayarak ayni zamanda basariyi da elde etmis bir takima hayran kalmamak elde degil. Messi, Henry, Eto'o uclusu attiklari 99 golle unutulmayacak bir performans sergilediler. Xavi, Iniesta, Puyol, ve hatta Valdez de son 12 ayda Avrupa Sampiyonasi, Sampiyonlar Ligi, La Liga ve Copa del Rey'i kazanarak cok cok az futbolcuya nasip olacak bir basari elde ettiler. Bu muthis takimi 20 sene sonra da cocuklarimiza anlatacagimizdan eminim.

Barcelona - Manchester United: 2-0
10' (1-0) Eto'o
70' (2-0) Messi

2008-09 Sampiyonlar Ligi Sampiyonu FC Barcelona

Ve son olarak muthis finalin ardindan akilda kalacak diger kareler:





Hiç yorum yok: